ceninin Monitörle Takibi
Monitörle takip, anne karnındaki bebeğin kalp atışlarını izlemek üzere kullanılır.
Ayrıca annenin ceninin hayatını tehlikeye atabilecek bir tıbbi sorunu olduğunda da kullanılabilir.
Doğumda, rahim kasılmaları esnasında plasenta içindeki kan akımında geçici bir azalma görülür. Bu durum hastalıkla zayıf düşmüş olan bebeği sıkıntıya sokabilir. Bu nedenle birçok doktor anne karnındaki bebeğin güvenliğinin sağlanmasında önlem olarak monitörle takibi kullanabilir.
Doğum esnasında bir elektrod vajinanm içinden geçirilerek bebeğin kafatasına yerleştirilir Aynı zamanda bir başka elektrod karnınıza yerleştirilir. Kasılmalarınız ve bebeğin bu kasılmalara cevabı izlenir.
Eğer bebeğin kalp atışları olası bir tehlikeyi gösteriyorsa, doktorunuz bebeğin güvenli doğumu için acilen bir sezeryan ameliyatına karar verebilir.
Ceninden Kan Örneği Alınması
Doğum esnasında ceninin sıkıntıda (distress) olup olmadığını belirlemeye yardımcı olan bir diğer yöntem de ceninden alınan kan Örneğinin asit veya alkali içeriğinin (pH) ölçümüdür. Eğer doktorunuz bebeğin yeterli oksijen alamadığından kuşkulanıyorsa bu testi yapar. Endoskop adı verilen bir tüp genişlemiş rahim boynundan geçirilerek Özellikle bebeğin kafa derisine yerleştirilir. Sonra deriye bir çift yüzeysel keşif yapılır ve küçük bir miktar kan örneği tüpe çekilir. Kan pH`sı ölçülür ve düşük bulunursa acilen sezeryan yapılması gerekir.
Doğum Sancılarının Uyarılması
Bazen doğum sancılarını müdahale ederek başlatmak gerekebilir. Annenin ya da doktorun kolayına geldiği için doğum sancılarının uyarılması tavsiye edilmez. Doğum sancılan sıklıkla, hamileliğin devamı bebek veya anne veya her ikisi için de tehlikeli olmaya başlarsa uyarılır.
Doğum sancılarının uyarılmasını gerektiren nedenler çoğunlukla preeklampsi ve ekiampsi ve enfeksiyona yolaçabilecek olan doğum zarlarının erken yırtılmağıdır. Annenin preeklampsi ya da şeker hastası olması nedeniyle cenin sıkıntı-daysa ve yeterince gelişmişse de doğum sancıları uyarılır.
Doktorunuz doğum sancılarını uyarmaya karar verdiğinde, rahim boynunda genişleme belirtisi yoksa öncelikle doğum zarlarını yırtar. Bu bazen doğum sancılarını başlatmaya yetebilir. Bazen de, doğum zarlarının yırtılmasından sonra rahim kasılmalarını sağlamak ya da artırmak için oksîtosin gibi ilaçlar kullanılır. Diğer bir yöntem de vajina içine prostoglandin fitilleri yerleştirmektir.
Epizyotomi
Epizyotomi annenin dokularının zarar görmemesi için vajinayı genişletmek üzere bebeğin başı çıkmadan hemen önce yapılan bir keşidir.
Bu yöntem genellikle forsepsle doğum gerektiğinde, erken doğum esnasında ve ilk doğumda kullanılır.
Eğer doktorunuz doğum esnasında vajinanızın yırtılacağından eminse vajina ve rektum arasına uyuşturucu bir madde enjeksiyonu yaptıktan sonra bebeğin kafası çıkmadan hemen önce bir keşi yapar.
Doğumdan sonra keşi cerrahi bir iplikle dikilir. Bir süre ağrınız olabilir. Ancak sıcak banyolar, buz torbaları, ağrı kesici ilaçlar ve anestezik madde içeren spreylerle ağrılarınız azalabilir.
Ağrı Tedavisi
Herkesin ağrı eşiği farklıdır. Bazı kadınlar oldukça şiddetli bir doğum sancısına bile dayanabilirler, önceleri genel anesteziyle doğum yapan kadınlar, ancak doğumdan bir kaç saat sonra uyandıklarında bir kızları veya oğulları olduğunu öğreniyorlardı. Günümüzde ise kadınlar doğum esnasında uyanık kalmayı ve doğumu izlemeyi tercih ediyorlar.
Doğum sırasında kullanılan dört temel anestezi tipi vardır.
Meperidin gibi narkotikler; kadının gevşemesine ve ağrıya daha koiay tahammül etmesine yardımcı olmak üzere verilirler. Ağrıyı tamamen ortadan kaldırmazlar ancak kasılmalar arasında biraz rahatlamanızı sağlarlar.
Genellikle enjeksiyonla verilen bu İlaçlar plasentadan geçerler. Yüksek dozlarda hem annenin hem de bebeğin solunumunu yavaşlatabilirler. Bu nedenle genellikle doğuma yakın verilirler.
Epidural anestezi doğumda en yaygın olarak kullanılan yöntemdir. Hem anne hem de bebek İçin oldukça güvenlidir ve annenin doğum sırasında uyanık kalmasını sağlar.
Eğer epidural anestezi yapılmasını isterseniz anestezi uzmanı belkemiğinize ilaç enjekte edecektir. Bu yöntem rahim boynu 3-5 cm. genişledikten sonra uygulanabilir. Epidural anestezinin bir diğer avantajı da doğum yaklaştıkça etkisinin giderek azalması sayesinde, annenin doğuma katılarak bebeğin dışarı itilmesine yardımcı olmasıdır.
Epidural gibi spinal anestezi de de belkemiğinize bir ilaç enjekte edilir. Ancak ilaç genellikle bebeğin çıkmasından hemen önce verilir.
Birçok kadın epidural anestezinin sağladığı sürekli uyuşmayı tercih ettikleri için spinal anestezinin yaygınlığı azalmaktadır. Bugün genellikle sezeryanda kullanılmaktadır.
Genel anestezide uyumanızı sağlayacak ilaçlar enjeksiyonla ya da solunarak alınır. Bu yöntem bir kuşak önce yaygındı, şimdilerde de acil sezeryan ameliyatlarında ,makat gelişi veya plasentanın rahim içinde kalması ya da İkizlerin döndürülmesi veya doğurtulması durumunda kullanılır.
Forseps
Forseps uçları kaşık şeklinde olan maşaya benzer bir alettir. Forseps, doğum yeterince ilerlemiyorsa veya bebeğin sıkıntıya girdiğini gösteren işaretler varsa, bebeği vajinanın dışına çekmek amacıyla kullanılır.
Forsepsin kullanılma nedenleri arasında bebekten önce doğum
kanalından çıkmış bir göbek bağı, makat gelişi, yardımsız doğum kanalından geçemeyecek kadar büyük bir bebek veya bebeğin oksijensiz kaldığını gösteren işaretler de bulunmaktadır. Bazen kadının bebeği itecek kadar gücü olmadığında da forseps gerekli olabilir.
Eğer forsepsle doğum gerekliyse Önce epizyotomi yapılmalıdır (bkz. Epizyotomi). Ayrıca anestezi de gerekir. Forsepsle doğumun komplikasyonları nadirdir. Ara sıra bebeğin yüzünde geçici yaralanmalara ve sinir hasarlarına neden olur. Bununla birlikte bir uzman tarafından kullanıldığında birçok bebeğin hayatını kurtarmaktadır.
Vakum
vakum forsepsin yerini alacak daha zararsız bir yöntem olarak düşünülmüştür. Bebeğin kafatası üzerine metal bir kap yerleştirilir. Bir pompa yardımıyla bebeğin kafasi tutulur, saplarından çekerek doktor bebeğin kafasını daha iyi bir pozisyona getirebilir.
Daha sonra bebek doğum kanalından dışarı çekilir. Ara sıra bebeğin kafa derisi altında birkaç günde iyileşen berelenmeler oluşabilir.
Doğumun üçüncü dönemi plasentanın atılması dönemidir. Rahminiz onu çıkarmak için kasılmaya devam eder ancak bu esnada fazla bir ağrı hissetmezsiniz.
Genellikle bebeklerin, yüzleri annenin arkasına bakacak şekilde önce başları çıkar. Bu pozisyona oksiput anterior denir. Bebek, doğum kanalından en kolay bu pozisyonda geçer.
Ancak bebeklerin % 4'ü, öze! doğurtma tekniklerinin kullanılmasının zorunlu olduğu ve tehlikeli olabilecek başka pozisyonlarda doğar.
Makat gelişi, ceninin en sık görülen anormal pozisyonudur. Bu pozisyonda bebeğin makatı rahim boynunun üzerine gelecek şekilde yerleşmiştir. Bu nedenle doğum esnasında bebeğin önce makatı veya bacakları çıkar.
Makat gelişi daha çok erken doğanlarda görülür çünkü bebek son birkaç gün veya haftadan Önce rahim içinde doğru pozisyonda değildir. Makat gelişinin diğer nedenleri ise çoğul gebelik, rahim anomalileri, tümörler, hidramniyoz ve plasenta previa'dır.
Eğer hamileliğin son birkaç haftasında bebeğinizin bu pozisyonda olduğu anlaşılırsa doktorunuz bebeği çevirebilir. Ancak bebeğiniz doğum öncesi normal pozisyonunu almamışsa sezeryan gerekebilir. Sezeryanın bebek için hiçbir tehlikesi yoktur ama anne için az da olsa bir riski vardır.
Oksiput posterior, bebeğin kafasının rahim boynunun üzerinde yeraldığı ancak yüzünün annenin önüne dönük olduğu bir pozisyondur. Bu pozisyonda bebeğin doğum kanalından geçişi oldukça güçtür.
Bu pozisyon doğumun kendiliğinden gerçekleşmesine engel olur. Bebeğin çıkarılabilmesi ancak forseps yardımıyla olur. Bazen de sezeryan gerekir.
Yan duruş(transvers) pozisyonu, bebeğin rahim içinde annenin aksına dik açı oluşturacak şekiide bulunduğu pozisyondur. Bu pozisyonda bebek doğum kanalına önce omuzu gelecek şekilde girer.
Bu pozisyon genellikle dört ya da daha fazla sayıda doğum yapmış kadınlarda görülür. Erken doğum ve plasenta previa da bu pozisyon bozukluğuna eşlik eden diğer durumlardır.
Yan duruş pozisyonunda bebeğin vajinadan geçişi olanaksızdır. Ayrıca bu pozisyon nedeniyle göbek bağının çocuğun boynuna dolanarak nefes almasını engellemesi de önemli bir tehlikedir. Bu pozisyonda olan bir bebek doğum kanalından geçemez.
Bebek yan duruş pozisyonundaysa, doğum başlamadan ya da başladıktan hemen sonra sezeryan ameliyatı yapılmalıdır. Bebeğin doğum kanalında kalma süresinin uzaması hem bebek hem de anne için çok tehlikelidir çünkü rahimde yırtılma ve göbek kordonunda hasar oluşabilir.
Not:Burada yer alan yazılar bilgilendirme amaçlıdır, İlaç önerisi ve tedaviler için lütfen doktorunuza başvurunuz..